Uyarı

JUser: :_load: 989 kimlikli kullanıcı yüklenemiyor.
Salı, 05 Mayıs 2020 15:46

Darbe kokan hareketler

CHP’nin öne çıkan iki medyatik ismi İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve Grup Başkan Vekili Özgür Özel, geçen hafta sözleşmiş gibi hemen hemen aynı saatlerde adeta darbe çağrısı yaptılar...

Korona ile mücadele ettiğimiz bu günlerde, dünya ülkeleri başka bir gündemle uğraşmazken, bu CHP’li iki ismin peş peşe ortaya çıkıp, tehdit edercesine adeta darbe çağrısı yapmaları abesle iştigaldir.

CHP, kamuoyunda sanki darbeci bir kanattan besleniyormuş algısı yaratmaktadır. Şu an ülkenin içinde bulunduğu konjonktürde “demokrasinin bir kenara bırakılıp” darbenin gündeme getirilmesinin mümkün olamayacağının bilincinde değil herhalde. 15 Temmuz’da FETÖ hainlerinin kalkıştığı darbe başarılı olsaydı memleketin başına geleceklerin de bilincinde değiller gibi. Allah muhafaza olası başarılı bir darbe sonucunda Sayın Erdoğan’ın devrileceğini zannetmek akıl tutulmasından başka bir şey değildir. CHP tabanı 12 Eylül’ü, 12 Mart’ı yaşayıp, sonuçlarını da gördüğü için, 15 Temmuz’da gelecek olan tehlikenin de ne olduğunun bilincindeydi ve darbeyi alkışlamadılar. Kemal Kılıçdaroğlu’nun tankları selamlayıp, güvenli gördüğü bir evde saklanması, kendi kitlesinden de aşırı tepkiler almasına neden olmuştu..

Şu tartılmaz bir gerçektir ki; memleketimizde bu güne kadar yapılan ve tasarlanan her darbe Amerikan menşeilidir ve darbeciler de her seferinde CHP’ye göz kırpmışlardır.

Bu durum yıllardır, CHP için iktidarın yolunu açan girişimler olarak görülmüştür. Parti yönetimine gelmek isteyenler de askeri bürokrasiden ya da yargı bürokrasisinden medet ummuşlardır. CHP bünyesinde gerçekten memleketin yararına olacak politika üretip seçmenin sempatisini kazanarak iktidara yürümek isteyen bir kitle de vardır. Son yerel seçimlerde Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlıklarının CHP tarafından kazanılmış olması, “adam gibi siyaset üretirsek kazanabiliriz” algısını da oluşturmuştur. Şimdi CHP bünyesindeki darbeden medet uman kripto FETÖ’cüler, kripto PKK’lılar, uluslararası sermaye çevreleriyle iş birliği içerisinde olan ve sivil-asker bürokrasiyi kışkırtmak isteyen bir kesim kolları sıvamış durumda.

Daha düne kadar “Ergenekon Kumpas Davasında” Silivri’de yargılanırken, mahkeme salonlarında “en kötü sivil yönetim, darbe yönetiminden çok daha iyidir” diyen ve milletvekili adayı gösterilerek TBMM’ye sokulan Tuncay Özkan, Mehmet Ali Çelebi, Mustafa Balbay gibi isimlerin CHP’nin darbe çağrısı yaparcasına kamuoyuyla paylaştığı söylemlere sessiz kalması anlaşılır gibi değildir. Bunlar Silivri’de doğru söylerken dışarıda şaşırmışlardır. CHP, AK Parti’yi demokrasi dışında “darbe” kışkırtıcılığı yaparak devirmekten başka alternatifi olmadığını açıkça ortaya koymaktadır.

AK Parti’nin muhalifi değil, alternatifi olduğuna dair kabul edilebilir açıklamalarda bulunamamaktadır.

CHP bu kafa yapısıyla ezeli ve ebedi Ana Muhalefet Partisi olmaktan kurtulamayacaktır.

Vesselam...

Not: Yazarımızın makaleleri aynı zamanda Y.Akit'te yayınlanmaktadır.

Sabri BALAMAN

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...