Perşembe, 20 Şubat 2020 10:38

‘GASP EDİLMİŞ HAKLARIMIZIN İADESİNDE ADALET İSTİYORUZ’

28 Şubat darbesine dair hazırladığımız dosya haber dizimizin bugünkü konuğu Diyarbakır dâhil 45 ilde temsilciliği bulunan 28 Şubat Öğrenci Derneği Genel Başkanı ve aynı zamanda 28 Şubat sürecine tanıklık etmiş Emine İlyas oldu. İlyas, “Bugün FETÖ’cüler ve işbirlikçileri tarafından gasp edilmiş haklarımızın iadesi konusunda empatiden daha çok adalete ihtiyacımız olduğunu düşünüyoruz” dedi.

ÖZEL

Yağmur ENSARİ

DİYARBAKIR – 28 Şubat 1997’de olağanüstü toplanan Milli Güvenlik Kurulu (MGK) sonucunda alınan kararlarla başlayan birçok vatandaşın hak mağduriyeti yaşadığı post-modern darbe olarak adlandırılan 28 Şubat darbesinin 23’üncü yıl dönümüne sayılı günler kaldı. Dönemin tanıklarıyla görüşmeler sonucunda 28 Şubat darbesinin kirli yüzünü sizlere sunmaya devam ediyoruz. 28 Şubat darbesinin sır perdesine ilişkin görüştüğümüz 28 Şubat darbe sürecine tanıklık etmiş 28 Şubat Öğrenci Derneği Genel Başkanı Emine İlyas, 28 Şubat sürecinde yaşananlara, uğradıkları hak mağduriyetlerine ve mağduriyetlerin giderilmesine dair görüşlerini dile getirdi. İlyas, yaptığımız görüşmede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın desteklerini asla esirgemediğini vurgulayarak şunları söyledi: “Sorunlarımızın çözülmesi konusunda gittiğimiz her platform da su uç şeyi önümüze koydular. Fakat uygulamadılar! Burada hemen belirteyim Sayın Cumhurbaşkanımız hariç! Allah ondan razı olsun. Her zaman en büyük destekçimiz o oldu.”

“HAK MAĞDURİYETLERİNİ DİLE GETİRİYORUZ”

28 Şubat Öğrenci Derneğine ve amaçlarına değinen İlyas, şunları söyledi: “Derneğimizin misyonu, 28 Şubat döneminde hak mağduriyetine uğrayan kardeşlerimizin haklarını dile getirirken bir yandan da o dönemde yaşanan acıların yarınlarımız için diri tutularak unutulmasını engellemeye çalışmaktır. Bizler 28 Şubat Öğrenci Derneği olarak, hakları elinden alınmış dernek üyesi kardeşlerimizin haklarına kavuşmalarını dünya menfaatlerini istedikleri için istemiyoruz. Bilakis tüm arkadaşlarım 28 Şubat’ta olduğu gibi bugünde gerekirse davaları uğruna tüm maddi kaygıları ellerinin tersiyle kenara itmekten geri durmayacaklardır. Bizler en büyük mükâfatın Rabbimizin rızasını kazanmak olduğunu gayet iyi biliyoruz. Lakin tek bir fitne kalmayıncaya kadar cihat edin ilahi emrini de hiç bir zaman aklımızdan çıkarmıyoruz. Bu yüzdendir ki genç yasımızda karşılaştığımız büyük sınavda iyi bir duruş sergilediğimizi ve bu duruşa sahip çıkanlarla birlikte tarihe yeni bir yön verdiğimize inanıyoruz. Bu şanlı direnişi gerçekleştiren kardeşlerimizin bu topluma katacağı, çocuklarımıza katacağı çok şey olduğuna inanıyoruz.”

“ÖĞÜT VERECEK DEĞİL, ÖĞÜT ALINACAK İNSANA İHTİYACIMIZ VAR”

28 Şubat mağdurları olarak isteklerinin anlaşılması noktasında görüşlerini paylaşan İlyas, şöyle konuştu: “Hatırlayacaksınız ki, peygamber efendimiz döneminde, Erkam’ın evindeki o birliktelik sayıları sadece 40 kişi olan o asil insanlar, yasadıkları onca sıkıntıya rağmen; daha sonra kazanılan başarılarda da Sevgili peygamberimizin en yakınındaki insanlar olmuştu. Biz de geleceğini düşünmeden sırf inandığı değerleri yaşatmak ve hala o amaç uğruna yasamak isteyen kardeşlerimizin haklarının iade itibari için çalışıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızdan aldığımız büyük destekle bunu başaracağımıza da yürekten inanıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın da önemle üstünde durduğu dindar bir gençlik her müminin asli vazifesi olmalıdır. Öğüt verecek değil, örnek alınacak insana çok ihtiyacımız olduğu şu günlerde o dönemin kahraman insanlarını toplumla daha sık haşır neşir etmek gerektiğine inanıyoruz.”

“FETÖCÜLERİN AYIKLANDIĞI KADROLAR ASİL SAHİPLERİNE VERİLMELİ”

28 Şubat’tan sonra oluşan mağduriyetlerin giderilmesi noktasında beklentilerini sıralayan İlyas, “Yeni Ömerler yeni Haticeler yeni Bilaller yetiştirmenin yolunun Allah’ı ve dinini gereği gibi anlamak olduğunu bilen bir nesil olarak bugün Fetöcüler ve işbirlikçileri tarafından gasp edilmiş haklarımızın iadesi konusunda empatiden daha çok adalete ihtiyacımız olduğunu düşünüyoruz. Önce üniversite önlerinde bekletilen inançlı bir gençlik tasfiye edilirken ellerine KPSS soruları verilen FETÖ’cü gençlik devletin en önemli kurumlarını ele geçirdi. Şimdi ise hesaplaşma vaktinin geldiğine, devletin kadrolarından FETÖ’cüler ayıklanırken boşalan kadrolara asil sahiplerine bu milletin çocuklarına verilmesini talep etmemizin de son derece haklı bir talep olduğunun düşünülmesini istiyoruz. Biz, 28 Şubat döneminde gösterdiğimiz duruşa binaen darbecilerin bize yaptıklarına içerlesek te çokta takılmıyoruz. Onlar dinlerinin gereğini yaptılar bizde Islama inanmış bir nesil olarak dinimizin gereğini yaptığımıza inanıyoruz. Ne tür vaatler aksakta örtümüzü olması gereken yerden aşağıya indirmedik. Bizi üzen; bizim dediklerimizin vakayı gereği gibi tahlil edemeyişleridir” diye konuştu.

“BÜYÜKLERİMİZ DAVALARINA SAHİP ÇIKABİLSELERDİ 28 ŞUBAT VE 15 TEMMUZ YAŞANMAZDI”

28 Şubat ve 15 Temmuz hain darbe girişiminin önceden alınacak önlemlerle yaşanmaya bilineceğinin altını çizen İlyas, “Bizden önceki büyüklerimiz davalarına yeterince sahip çıkabilselerdi, belki de biz o günleri yani 28 Şubat’ı ne de 15 Temmuzu yasamayacaktık. Ben ve arkadaşlarım yarın bizim çocuklarımız ve bu aziz millet bir daha bu acıları yasamasın diye dava erlerine sahip çıkılmasını bekliyoruz” dedi.

“CUMHURBAŞKANI DIŞINDA KİMSE SESİMİZE KULAK VERMEDİ”

Yaşadıkları sorunların çözümü noktasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dışında hiç kimsenin kendilerine kulak vermediğini vurgulayan İlyas, şu ifadeleri kullandı: “Sorunlarımızın çözülmesi konusunda gittiğimiz her platform da su uç şeyi önümüze koydular. Fakat uygulamadılar! Burada hemen belirteyim Sayın Cumhurbaşkanımız hariç! Allah ondan razı olsun. Her zaman en büyük destekçimiz o oldu. Neydi o üç şey; Ehliyet, liyakat, sadakat. Kim bizim arkadaşlarımız da bunlardan hangisinin olmadığı söyleyebilir. Hepsi alanında kendini gerçekleştirmiş son derece yetenekli arkadaşlar. Sadece inanç yönünden değil, akademik anlamda da oldukça başarılılar. Efendim onlar da KPSS’ ye girsinler. Ya hu 18 yaşında bu mücadeleyi veren kardeşlerimizin bugün o yasta çocukları var. Getirilen yasaklardan ötürü ancak 2011 yılında tekrar üniversitelerine dönebilen üyelerimizin bugün genç beyinlerle aynı sınava tabi tutulmak istenmesini de hakkaniyetli olmadığını düşünüyoruz.”

“HAÇLI UŞAKLARININ ÜZDÜĞÜ KARDEŞLERİMİZİ TEST ETMEKTEN VAZGEÇELİM”

28 Şubat darbe sürecinde mağduriyet yaşayanların tekrardan bir hak mağduriyeti yaşamaması için çalışma yapılması gerektiğini dile getiren İlyas,   “Haçlı uşaklarının ve içerdeki işbirlikçilerinin yeterince test ettiği ve üzdüğü kardeşlerimizi daha fazla test etmekten vazgeçelim diyoruz. Onların hırslarını, enerjilerini güzel ahlak üzerine kurulmasını istediğimiz toplum üzerine kullanalım istiyoruz. Yeni Ömerler, yeni Haticeler, yeni Bilaller yetiştirmenin yolunun Allah’ı ve dinini gereği gibi anlamak olduğunu bilen bir nesil olarak bugün FETÖ’cüler ve işbirlikçileri tarafından gasp edilmiş kardeşlerimizin haklarının iadesi konusunda empatiden daha çok adalete ihtiyacımız olduğunu düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

“28 ŞUBAT 15 TEMMUZ’A GİDEN YOLU HAZIRLADI”

28 Şubat sürecinde üniversitelerde inançlı gençliği tasfiye edilmesi ve yerlerine FETÖ’cülerin yerleştirilmesiyle birçok kurum ve kuruluşun FETÖ/PDY Terör Örgütünü güçlendirdiğini bundan kaynaklı olarak da 15 Temmuz darbe girişimi temellerinin hazırlandığını belirten İlyas, şunları söyledi: “ Önce üniversite önlerinde bekletilen inançlı bir gençlik tasfiye edilirken ellerine KPSS soruları verilen FETÖ’cü  gençlik devletin en önemli kurumlarını ele geçirdi. Ve hepimiz biliyoruz ki bu durum 15 Temmuz’a hain işgal girişimine giden yolu hazırladı. Biz inançlı yetişmiş beyinlerin ülkemiz için hele şu dönemde oldukça önemli olduğunu düşünüyoruz. Belki görev bekleyen bu kardeşlerimiz her şeyin düzelmesini sağlayamayabilir. Lakin Öcü gibi gösterilmeye çalışılan İslamın toplumda iyi anlaşılabilmesi İslami fobinin yok edilmesi adına büyük katkılar sağlayabileceklerine inanıyoruz. Devletin şefkatli yönünün toplumda daha iyi anlaşılması adına katkılarının büyük olacağını düşünüyoruz. Buradan doğacak sonuçların dernek üyelerimiz için, milletimiz için,  ümmet için hayırlı sonuçlar doğurmasını ümit ediyor, saygılarımı sunuyorum.”

ASDER Genel Merkezi

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...