Perşembe, 04 Ocak 2024 14:35

Ağaçlar, taşlar İsrail’e karşı savaşanlardan yana olacaktır

İsrail, haksızlıkların ve hukuksuzlukların karakoludur. İsrail›in tuttuğu yol; Firavunların Nemrutların yoludur. Bil ki; İsrail, kâinata karşı kötülüktür. İsrail; vahşetler ve katliamlar kasabıdır. Amerika ise İsrail’in vahşetlerinin ve katliamlarının hamisi ve garantörüdür. Amerika’ya, İsrail’e karşı savaşmak, kötülüklere karşı savaşmaktır. Siyonist İsrail’e karşı kötülüğü ortadan kaldırmak için savaşmaktır.  Kıyamet kopmadan önce Müslümanlar Yahudilerle savaşacaklardır. Rasûlüllah (sav) haber veriyor:

“Müslümanlarla Yahudiler harb etmedikçe kıyâmet kopmayacaktır. O harpte Müslümanlar (gâlip gelerek) Yahudileri öldürecekler. Öyle ki, Yahudi, taşın ve ağacın arkasına saklanacak da, taş veya ağaç; ‘Ey Müslüman, Ey Allah’ın kulu, şu arkamdaki Yahudidir, hemen gel de öldür onu!’ diye haber verecektir. Sadece Ğarkad ağacı müstesna, çünkü o, Yahudilerin ağaçlarındandır.”(Sahih-i Müslim, Fiten, 82)”

Muhbir-i Sâdık Hz. Muhammed (sav) böyle haber vermiştir. Önünde sonunda, gerçekleşecektir. Şimdilerde, nihâî sonlarına kavuşacakları mahall-i Mev’ûd’da toplanmaya devam ededursunlar, insanlık vicdan-ı âmmesinde, yiyecekleri nihâî tokadın fetvasını verdirecek zulümlerine devam ededursunlar. Taş ve ağacın konuşmasıyla teşbih edilen insanlık vicdan-ı âmmesinin aleyhlerine dönme vetiresi tamamlanıncaya kadar, mazlumun âhı hedefine varacak, mazlum vicdanlarda çoktan verilmiş olan hükmün infazı için, gerekli maddî imkânlar da sağlanmış olacaktır. Dünya susunca taşlar, ağaçlar konuşacak. Bu hadisteki “Ğarkad ağacı” tabiri mecazi kabul edildiğinde bunun şeytan Amerika’ya tekabül ettiği görülecektir. Çünkü şeytan Amerika, İsrail’i bütün kötülükleriyle, vahşetleriyle, katliamlarıyla koşulsuz ve sınırsız sahiplenip savunmaktadır. İsrail ne kadar katilse, Amerika da o kadar katildir. İsrail nasıl bir pislikse, Amerika da öyle bir pisliktir. Amerika demek, İsrail demektir. İsrail demek Siyonizm demektir. Siyonizm, ana kucağındaki bebeği zevkle öldüren gözü dönmüş katiller çetesinin ilham kaynağıdır.

Peygamberimiz Yahudilerle savaşan ve savaşmaktan kaçınmayan Müslümanlara İsrail’siz bir dünya va’d ediyor. Hz. Cabir (ra) anlatıyor: “Rasûlüllah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:

“Ümmetimden bir grup, hak için muzaffer şekilde mücadeleye kıyamet gününe kadar devam edecektir. O zaman İsa İbnu Meryem de iner. Bu Müslümanların reisi: ‘Gel bize namaz kıldır!’ der. Fakat Hz. İsa aleyhisselam: ‘Hayır! Allah’ın bu ümmete bir ikramı olarak siz birbirinize emîrsiniz!’ der.” (Müslim, İman 247)

Hadis, kıyamete kadar, yeryüzünde İslam’ın devam edeceğini, hem de açıktan açığa mücadele edecek bir güç ve kuvvete sahip olarak devam edeceğini ifade eder. Bu ifade İslâm’a karşı olan güçlerin devam edeceğini de ifade eder. Ancak, İslâm’ın kesin bir mağlubiyetle her tarafta sindirilmiş, gizlilik içinde, gayr-ı müessir, mahdud ferdler arasında devamı suretinde değil, muzafferâne, açıktan açığa mücadelesini yapabilen bir haşmet içerisinde devam edeceğini ihbar etmektedir. Bu ihbar-ı nebevî, mü’minlerin gelecek hakkında ye’si atmaları için yeterli bir müjdedir. 

Tarih boyu Müslümanlar çeşitli işkence, hakaret, muhaceret, mağlubiyet vs. zilletleri tatmışlarsa da, hiçbir zaman kesin bir yenilgiyle yok edilememişlerdir. Aleyhissalâtu vesselâm, bu halin kıyamete kadar devam edeceğini, yeryüzünün bazı bölgelerinde sindirilmiş olsalar bile, diğer bir kısım bölgelerinde tevhid bayrağının dalgalanacağını haber vermektedir.

Taşlar ve ağaçlar, bebek katili İsrail’e karşı  fiilen savaşan mücahidlerden yana olacaklardır. Allah’ın lanetine uğramış Yahudilerden ve Yahudileri koruyan Ğarkad  ağacından insanlar o kadar korkacaklardır ki dünya lal olacak. Hiç kimse korkusundan konuşmayacak. Biz bugün bunu fiilen yaşıyoruz. İsrail’i katliamlarıyla, vahşetleriyle koruyan ve kollayan Ğarkad ağacı Amerika’nın korkusundan İsrail’in Gazze’deki vahşetine, soykırımına İslâm âleminde kimse karşı çıkmıyor. İsrail’in katliamları karşısında İslâm âlemi dilsiz ve sağır kesilmiştir. Gazze’de İsrail’in gerçekleştirdiği vahşete karşı direnen HAMAS’a yardım göndermiyor. İşte böyle bir zamanda taşlar ve ağaçlar konuşacak. Kıyamet gününde taşlar, ağaçlar ümmetin suskunluğuna, zilletine şahidlik edip konuşacaklardır. 

İnancımız ve imanımız o ki; genelde İslâm coğrafyasında, özelde ise Filistin topraklarında kıyametten önce yaşanacağı haber verilen «Melhâme-i Kübra Savaşı” hem Siyonist eşkıyaların hem de onlarla işbirliği yapan müstekbirlerin hezimetiyle sonuçlanacaktır. Müslümanların şekvayı/ şikâyeti sızlanmayı bir kenara bırakarak Filistin’deki Müslümanların mübarek ve Şanlı direnişine maddi ve manevi destek vermeleri farzdır.

İslâm coğrafyasında yer alan Filistin toprakları etrafı mübarek kılınmış topraklar olmanın yanında Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa’nın bulunuşu ve peygamberler diyarı olması nedeniyle kutsal topraklardır. Müslümanların bu topraklardan vazgeçmeleri İslâm’dan vazgeçmeleriyle eş değer bir cinayettir.  İslâm coğrafyasının ve Filistin’in kurtuluş yolu cihaddır. Cihadsız kalmış Müslüman toplulukları esir alan caniler çok olur. Müslümanlar için Peygamber (sav)’in tebşiriyle Siyonist Yahudilerle savaşmak bir imtihandır. Gazze’de filizlenen her ölüm mazlumlara nişandır. Taşlar, ağaçlar zaman Yahudilerle savaşanlardan yanadır. Son durak, son İlahi ferman mücahidlerden yanadır!

 

Mustafa Çelik

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...