Salı, 27 Eylül 2016 23:30

ABD Türkiye'nin En Kadim Dostu İmiş

ABD'den daha iyi dostu yoktur Türkiye'nin." Bu ifadeler ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'a ait. Bu sözler önemli ancak dostluğu gösterecek eylemler daha önemli. Türkiye'de ne zaman bir "darbe" olsa, karışıklık olsa, kalkışma olsa, toplumsal olay olsa, terör olayları alevlense,  piyasalar hiç bir neden yokken allak bullak olsa akla hemen Amerika gelir. Halkın da, uzmanların da, siyasilerin de, diğer ülkelerin de sarfettiği ilk cümle "ya ABD yapmıştır, ya da mutlaka işin içinde vardır" cümlesidir.

Ortadoğu'da, Afrika'da, Uzakdoğu'da, dünyanın neresinde olursa olsun tüm İslam coğrafyasında bir karışıklık ve bu karışıklığın olduğu yerlerde doğrudan ya da dolaylı olarak ABD'nin eli mutlaka oluyor. ABD adeta kanla beslenen vampir gibi.

Plan çok basit. Bir veya birden çok terör örgütleri oluştur. Gayr-ı resmi eğit, donat. İç karışıklıkla, çatışmalarla iktidarları bunalt. Sonra da "kurtarıcı" edasıyla gel. "Demokrasi getiriyorum" diye ülkeye çök, işgal et. İşgal ettiğin ülkede iç savaş çıkar ve iyice körükle. Ülkenin hazinesini boşalt, doğal zenginliklerini" size demokrasi getirmek için geldim, yardım ettim, masraf ettim" diye en az yüz yıllık bir planla sömür. Kan, göz yaşı ve fakirlikte boğduğun ülkeyi terkederken kuklalarını yönetime oturt!

Nasıl? Tanıdık geldi mi bu plan? Afganistan, Libya, Irak, Mısır, daha kaç tane İslam ülkesi yakın tarihte ABD'nin bu insanlık dışı planından nasibini aldı, almaya devam ediyor.

Sıra Türkiye'de! Türkiye gerek bölge için, gerek AB için, gerek NATO için ve gerekse ABD için en önemli ülkelerden birisi, belkide birincisi. Bu blok için bu kadar önemli olan Türkiye, Rusya ve bloku için de aynı öneme haiz olması kaçınılmaz.

Tüm dünyada olduğu gibi bu bölgede de en önemli oyun kurucu hiç şüphesiz Amerika. Amerika için ülkelerin yönetim biçimi demokrasi olmuş, krallık olmuş, komunizm olmuş hiç önemli değil. Önemli olan yönetimde olan kişi ABD çıkarlarına hizmet ediyor mu, etmiyor mu?

Ortadoğu’da tüm dizayn yıllardır bunun üzerine yapıldı. Hesaplarını kim bozmaya kalktıysa kendi insanlarına parçalattılar, öldürttüler. Libya'da Kaddafi, Irak'ta Saddam Hüseyin, Mısır'da Mursi, vs. ABD ve İsrail karşıtı bir Hükümetin veya kişinin akıbeti hep kaybetmek oldu.

Türkiye’de durum farklı mı? Elbette değil. Bu coğrafyada demokratik, güçlü, büyüyen, gelişen ve istikrarlı bir Türkiye başta ABD olmak üzere hiç bir gücün işine gelmez. Yıllardır Türkiye'de sağ-sol, alevi-sünni, Türk-Kürt çatışmasının temelinde yatan ana faktör ülkede istikrarın olmaması ve "büyük kurtarıcı (!)" Amerika'ya her zaman ihtiyaç duyulması.

Demirel'in 6 defa gidip 7 defa gelmesi, askeri darbeler, Başbakan ve Bakanların asılması, Turgut Özal ve Muhsin Yazıcıoğlu'nun öldürülmesi, Refah Partisi ve Fazilet Partisi'nin kapatılması, Erbakan'ın 28 Şubat sürecinde alaşağı edilmesi, Ak Parti Hükümetlerinin iktidara geldiği günden beri parti kapatma davaları, Cumhurbaşkanı seçtirmeme girişimleri, muhtıralar, PKK terörünün azdırılması ve şehirlere indirilmesi, seçimlerde Ak Parti'ye karşı partilere ortak aday çıkarttırılması, Türk askerinin başına çuval geçirilmesi, Tayyip Erdoğan'ı seçimlerle yıkamayınca suikastlar, 17-25 Aralık Darbe girişimi, Mit Müsteşarı operasyonu, Erdoğan ve ailesine karşı uluslararası itibarsızlaştırma kampanyaları ve en nihayetinde FETÖCÜ teröristler kullanılarak 15 Temmuz Darbe Kalkışması.

Şu bir gerçek ki Rusya düşmandır ama mert bir düşmandır. Nettir. Ancak ABD ve Avrupa münafıktır! Dost görünür hep arkadan vururlar. Asla güvenilmezler.

En iyi dostumuz olduğunu söyleyen ABD yıllardır PKK'ya destek oldu. Çekiçgüç adında bir yapılanma ile hem silah desteği, hem lojistik destek, hem de yaralı teröristleri kaçırarak sağlık desteği verdi.

12 Eylül Darbesi'nde baş aktör ve destekçi ABD'nin yöneticilerinin "darbeyi bizim çocuklar yaptı" sözü tarihe geçti.

PKK terörist başı Öcalan'ı Türkiye'ye teslim derken FETÖ terörist başı Gülen'i teslim aldığı artık saklı bir şey değil. ABD artık Türkiye operasyonunu bu ihanet şebekesi eliyle yapıyor.

Seçimle ve adli darbeyle Erdoğan'ı iktidardan indiremeyeceğini anlayan ABD en sonunda FETÖ terör örgütüne 15 Temmuz darbe kalkışmasını yaptırdı. Bu kalkışma; önce Allah'ın yardımı, ordumuz ve polisimizin içindeki milli unsurların üstün gayreti ve kahraman Türk Milleti'nin canı pahasına verdiği mücadele ile bertaraf edildi.

Suriye'de PYD PKK'nın aynısıdır ve Türkiye’nin düşmanıdır dememize rağmen, güya en iyi dostumuz ve müttefikimiz ABD PYD ile iş tutuyor ve alenen silah yardımı yapıyor. Bu silahların büyük bir kısmı PKK'ya gidiyor. Güya ABD Başkan Yardımcısı münafık Biden bundan habersiz. Buna kargalar bile güler.

Peki bitti mi? Elbette bitmedi. Çünkü karşımızda düşman ya da düşmanlar yok. İki yüzlü münafıklar sürüsü var.

Onların derdi Tayyip Erdoğan. Yiyecekler! Bizim derdimiz de Tayyip Erdoğan ve Türkiye. Yedirtmeyeceğiz! Biter mi bu savaş?

Onlar Türkiye'yi bir dost olarak asla görmediler, görmeyecekler de! Onlar kendilerine bir dot aramıyor, karşılarında el pençe divan duracak, emir eri arıyorlar. Ortadoğu bataklığı ile aralarında bir sütre, bir ileri karakol arıyorlar.

Aziz Milletim! Uyanık olmaya ve uyanık kalmaya devam etmeliyiz. Unutmayalım! Onların kirli oyunları, planları varsa, Allah'ın da planı var. Ve şüphesiz plan yapanların en hayırlısı Allah’tır!

İbn Arabi hazretleri ne buyuruyordu; "Bizde büyük ya da güçlü olan kazanmaz oğul, Allah kimin yanındaysa O kazanır."

Allah ve Resulü her zaman Aziz Türk Milleti'nin yanında olmuştur. "Korkma! Allah bizimledir!" Vesselâm..

Hakverdi ALTUĞ

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...