MİLLETİN DEVRİMİ HAYATA GEÇİYOR

16 Nisan’da aslında sadece bir Anayasa değişikliği referandumu olmadı. Millet Türkiye'nin gelecek asır için kaderini oyladı ve bir "DEVRİM" gerçekleştirdi.

Bu devrimle demokrasi üzerindeki vesayete ve vesayet odaklarına "çekilin kenara, artık söz de karar da Milletindir" dedi.

Tüm vesayet odakları ve Kılıçdaroğlu CHP'si şunu iyice bilmeli ve anlamalı ki; demokratik sistemde Millet iradesinin üstünde bir irade yoktur! İktidar olmak istiyorsanız ne askerin tüfeğinin sapına, ne de yargının çekicine sarılacaksınız. Bunlardan medet umma dönemi 16 Nisan’da fiilen millet tarafından bitirilmiştir.

1961 Anayasasıyla partisiyle ilişkileri resmen koparılan Cumhurbaşkanlığı, bugün Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Ak Parti kongresinde Genel Başkan seçilerek resmen ve fiilen ortadan kaldırılmıştır.

Bu devrimle; şimdiye kadar milletten yetki almadan ve millete hesap vermeden hükümetleri kuran, yıkan, ayar veren, Cumhurbaşkanlığı makamını hükümetleri bir kontrol merkezi gibi kullanan "üst bürokrasi antidemokratik iradesi mevta olmuştur." Tüm demokrasi dışı beklentisi olanların başı sağolsun!

Şimdiye kadar sorumsuz ancak yetkili olan Cumhurbaşkanı gitti, yetkili, icracı ve millete karşı sorumlu Cumhurbaşkanı geldi.

Kılıçdaroğlu’nun bir türlü anlamadığı çift başlılık (!) tamamen ortadan kalktı. Artık devlet yönetiminde karar almada ve uygulamada icranın önü açılmış, anlamsız zaman kayıpları, kavgalar, iktidar hırs ve mücadeleleri sona ermiştir.

Evet bu bir devrimdir, milletin devrimi. Bu devrimi gücünü her zaman Hak'tan ve halktan alan Recep Tayyip Erdoğan gerçekleştirmiştir. Bu devrim hem içerde, hem de dışarıdaki vesayet odaklarına "Millete rağmen" birşey yapamayacaklarını bir kez daha göstermiştir, vesselâm..