Cuma, 27 Nisan 2018 09:51

Tarafınız Belli mi

Asrın bediisi; arzda bir nizam ve düzenin, buna karşılık bir dengenin olduğunu söyler.

“Madem ki arzda nizam var; muvazene de olmalıdır. Hattâ nizam, muvazeneye tâbidir. Binaenaleyh, bir makinenin dişleri arasına küçük bir şey düşerse, makine müteessir olur, belki faaliyeti de durur. Veya faraza iki dağ bir teraziyle tartılırken, terazi muvazi olduğu vakit bir gözüne bir ceviz ilâve edilirse, muvazenesi bozulur. Dünyanın da manevî nizam makinesi böyledir.        Mütemerrid bir fâsıkın fıskı, arzın muvazene-i mâneviyesinin bozulmasına vesile olabilir." "İşte onlar, gerçekten zarara uğrayanlardır." Bakara Sûresi, 2:27. (işaratül-  icaz sy.131)

Bu satırları okurken hayalimde büyük bir terazi oluşurken; ülkemizde hızla seçim sürecine girerken, hadiseleri insan gözlüğü ile ama islami ölçüyü kaçırmadan; tefekkür hazinelerini yazmak ve paylaşmak istedim. Kendi nefsime sorduğum sorularla ilk evvel kendimi ikna, imtihanımız olan şeytanı def etmek veya teraziyi dengede tutmak gerek diye düşünce dünyama giriverdim.

ŞİMDİ SORUYORUM;Terazinin sağ kefesinde misin yoksa sol kefesinde mi?
İfratta mı, tefritte mi yoksa sırat-ı müstakimde misin?
Cemal ve Celal ülkesinde misin yoksa Kemal ülkesinde mi?
Çekirdek mi, meyvede mi, ağacın zahirinde mi yoksa batını sistemi ve programında mısın?
Nurlu akıllar ve münevver kalpler topluluğunda mısın yoksa akılları karanlık ve kalpleri mühürlüde mi?
Geçmişte misin yoksa gelecekte mi?
Dengede kalması için an-ı seyyalde şimdiki zamanda mı yoksa geçmiş, gelecek ve an-ı bir anda görebilmekte mi?

Ehl-i Hakkın şahs-ı maneviyesinde  misin yoksa Ehl-i Dâlaletin şahs-ı maneviyesinde  mi?
Tevhid’de misin  yoksa şirkte mi?
Mana-i harfle bakan mısın yoksa mana-i ismiyle bakan mı?
İman tarafında mısın yoksa küfür tarafında mı?
Doğruluktan yana mısın yoksa yalancılıktan yana mı?

Siyaset arenası kızışırken; oynanan büyük oyunun farkında mısın; ittifak dışında kalarak itilafa sebep olduğunun, Cumhur’un küfre ve münafıklara karşı verdiği mücadelede elini zayıflattığının farkında mısın…!

Yani demem o ki; Müsbedde misin yoksa menfide mi?
Muhabbet, sevgi, şefkat mi dağıtırsın yoksa kin, nefret ve nifak mı?
Düsturun uhuvvet mi yoksa düşmanlık mı?
Birleştiren misin yoksa ayıran mı?
İttihatta mısın yoksa ihtilafta mı?

Marifet kanadın mı var yoksa cehalet kanadın mı?
Sanatın mı var yoksa fakirlik mi?
Ümit ufuklarında ve yükselişlerinde mi ilerliyorsun yoksa yeis karanlıklarında ve derinliklerinde mi?

Kül’li, birlik beraberlikte misin yoksa cüz’i ve tek misin?
Çoklukta mısın yoksa azlıkta mı?
Tefani ve tesanüd bağıyla bağlanan 1111 de misin yoksa tek 1 misin?
Varlıkta, hayatta, canlı mısın yoksa adem, atalette, yoklukta ölü müsün?

Hz. İbrahim (a.s) ateşe atılırken bir karıncanın ateşi söndürmek için görenlere ve “ Senin taşıdığın suyla mı söner” sorusuna  “Tarafımı belli ediyorum.” cevabı manidardır. Cenab-ı Allah insanı kainatın halifesi olarak seçmesi, yaratılan varlıklardan üstün kılmıştır.

Tamda tercihlerin açık olarak belirleneceği şu zaman diliminde Sahi sen neredesin? Terazinin hangi tarafındasın? Hikmet tarafında mı yoksa gaflet tarafında mı … veya millete rağmen; bir hesabın varda biz mi bilmiyoruz…sahi nerdesin…. tarafın belli mi…?

Mehmet Kanmaz

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...