Bu millet tarihte çok büyük ihanetler, akıl almayacak gafletler gördüğü gibi asıl çoğunluk olan toplumumuz da maalesef farklı zaman dilimlerinde kendi içi dünyasında kalıp esas oyunu göremedi.
Ve sonuçta gurur duyduğumuz geçmişimiz hep tesellimiz oldu…
Halbuki asrın müceddidinin toplumu tahlil ederken yaptığı tespitleri hep göz ardı ettik ve acısını da çok çektik, şu anda yaşadığımız olaylardan da anlaşılıyor ki tarihten ders almakta hep geç kalmadığımızı gördük.
Ne diyordu o muhterem “bu milletin en büyük düşmanı;
Cehalet…
Zaruret…
İhtilaf”
Bu düşmana karşı silahımız;
Sanat…
Marifet….
İttifak…”
Peki biz ne yaptık, bu üç düşmanı bertaraf edip o eski gurur tablomuza dönmek için gayret etmek yerine maalesef, batıcılık oyunu ile bir yüzyılı kaybettik…!
Bu millet ve bu milletin değerleri ile mücehhez olan son on beş yılın siyaset kurumu da bu tarihimizi yeniden dizayn edip milletle barışınca, milletine dayanıp ona kıymet verince yeni bir şahlanış hareketi başladı… En kısa zamanda çok büyük mesafeler kaydettik. Ama bu ilerleme ve kalkınma hareketi, mazlum milletleri koruma ve kollama, aynı zamanda ağabey misyonu ile kucaklama misyonu uluslar arası güç odaklarını çıldırttı.
Üstüne üstlük yumuşak karnımız Kürt kardeşlerimizi de adam yerine koyma projesinin çok büyük müspet dönüşleri olunca tekrar düğmeye basıldı….!
Peki şimdi ne olacak
Kimse sevinmesin.
Bu ülkede çok barış masaları devrildi, çok barış masaları kuruldu.
Türkiye tekrar dış mihraklı, iç ihanetli şebekelerin oyununa mı gelecek veya kendi vesayet diktasına mı dönecek?
Elbette Hayır!
Ben inanıyorum ki miletin varolma mücadelesinin son örneğini yaşadığımız 15 Temmuz darbe teşebbüsüne karşı yapılan kahramane mücadele ve ülke sathında sağlanan bütünlük ve sağduyu vesilesi ile en kısa zamanda durum normale dönecektir.
Bu arada refarandum sürecine girdiğimiz şu günler içinde zaman zaman istenmedik bazı nahoş durumlarda olacaktır, hatta provakasyonlara da hazırlıklı olmamız gerek..
Ama son yaşadığımız darbe teşebbüsü ve devamında yaşanan infialler bizleri derinden üzmüş düşmanlarımızı da sevindirmiştir..
Bakın son 8 aydır yaşananları bir analiz edin kim seviniyor kim üzülüyor, bu toplum tamda bir tranfarmasyon sürecine girip 2023’e, 2053’e ve 2071’e doğru devleti ile bütünleşme sürecinde uzun vadeli planları uygulamaya sokarken, fetö terör örgütün nün 404 gibi yapışken hale gelen ve büyük çoğunluğu çözülmeyen ibadet kısmı, Oyunun farkında olan ticaret kısmı ve teşaran örgütün üst yapısı olan ihanet kısmı bu necip millete çok büyük yanlış yaptı…
Ve yazık etti…
Birlik olma, ittifak etme zamanında kardeşlik surunda bir gedik açtı… İnşallah bu
gedik çabuk kapatılır ve bir daha yaşanmaz.
YARGIMIZ’da adaletli ve hızlı bir karar alma sürecine girmelidir.
Rabbim buna benzer hadiseleri bu millete bir daha yaşatmaz ve yaşanmasına izin vermez.
Ben inanıyorum ki 16 Nisan referandumunda bu vatanın gerçek sahipleri içinde önemli yer tutan; kürtler, aleviler, laikler de net olarak en kısa zamanda iradelerini ortaya koyacaklardır. Görelim Mevlam neyler, neylerse güzel eyler.