Cuma, 20 Nisan 2018 12:35

Müebbet Var Ama Hapis Yok

ÇOK DEĞERLİ BÜYÜKLERİM,SEVGİLİ GENÇLER;VE SAYGI DEĞER BASIN MENSUPLARI,,,

Her şeyden önce şunu hatırlamakta fayda var:  28 Şubat denen süreç, bu milletin geçmiş tarihi ile hesaplaşamadığı için tekrar yaşanılan birazda acıtarak devam eden bir tarihi dönemeç olup, toplumun temel değer eksenli yaşayan katmanları nın imtihan sürecidir aslında…

Dolayısıyla, yaşanılan elim hadiselerle dolu bu milletin dramı 1997’de olmuş ve üzerinden 21 yıl geçtiği halde bitmiş bir şeyde değildir,ve şu andada zayıflama eğilimine girmiş gözüksede etkilerini hissettiren mağdur ve mazlumların hakla rının hala tam alınamadığı bir zaman dilimi içerisinde yaşamaya devam edilen kahrolası bir süreçtir ve sadece bir kelime, bir açıklama, bir beyanatla geçiş tirilecek ve her 28 Şubat’da hatırlamakla da çözülemeyecek kadar ağır travmalar meydana getiren bir toplum mühendisliği projesidir.

Düşünebiliyormusunuz, bir despot BÇG cuntası keyfi olarak geliyor ve başörtünü çıkaracaksın yoksa sana hayat hakkı yok diyor, namazı mesai saatleri içerisinde kılmayacaksın,sosyal tesislere “modern devrin kıyafeti”ile gireceksin aksi takdirde zinhar oradan bir adım içeri atamassın diyor

Diyor ki”hele bak şu gericiye evinde vitrinde kuran-ı kerim, hadis kitapları, Fıkıh ve tefsirleri bulunduruyorsun, sen bu cesareti nereden alıyorsun” diyerek kükrüyor firavun vari nevi şahsına münhasır yaratık güruhu…

 

Okullara giriyor, denetliyor, kışla camilerine o pis botları ile içeri girme hezeyanında bulunuyor ve halılar üzerinde tepiniyor…..kapatın bu gerici yuvalarını diyor, sınavları yeniden düzenliyor ve üniversite kapılarını imam-hatip liselerine kapatıyor, tesettürlü kardeşlerimizi hak ettikleri okullarına almıyor. Tamam anladık zalim zalimliğini yapıyor da biz Müslümanların kahır ekseriyeti aman evladım üniversiteden olmasın dünya kaygısıyla”aciz bir şekilde normal liselere kayarak islamdan, uhbadan vazgeçiveriyor da akıbetini dahi düşünemiyor ve düşündürmüyorlar.

 

Şimde durum biraz normale dönüncede hele 28 şubat mağduriyetleri şimdi pirim yapmaya başlayıncada ,28 Şubatda kaybettiği imtihanını hatırlama noktasında hafızasını yoklama yerine şimdi islam kahramanı naraları atıp mangalda kül bırakmıyor….

 

**Ey aziz milletim ne oldu sana, 80-90 yıl önce ataların nasıl bir imtihan dan geçdi ve izzetini nasıl korudu, zelil duruma düşmektense ölümü nasıl şeb-i arus gibi karşıladı…. Tarihe bir gezinti yapsana, İskilpli Atıf Hocayı, Mehmet Akif'i, Said Nursi Hazretlerini, Süleyman Hilmi  Tunahan Hazretlerini, Necip Fazılları, Adnan Menderesleri, Fatin Rüştüleri, M.Zahit Kotku Hz.lerini, Necmettin Erbakan’ı,Turgut Özal’ı, Muhsin Yazıcıoğlu’nu, o güzel insan Sabahattin Zaim Hoca’yı…bir hatırlasana…

 

Bugün basın açıklaması yapmamızın sebeplerinden olan diğer konuya gele cek olursak, 13 nisan 2018 Cuma günü ANKARA’da 5 seneden buyana devam eden 28 şubat BÇG davası sonuçlandı ve tam bir garabet hüzünlü akıbetle karşı karşıya kaldık;                                                                                                                 107 sanıktan; 4’ü öldü,10’u zaman aşımına uğradı, 35’nin suçu sabit görülmedi, 37’isi beraat etti, 21’i müebbet aldı ama ihtiyarlıktan vicdani affa uğradı…!yani müebbet var ama hapis yok.                                                                            

Yoksa arka planda gizli bir mutabakat mı sağlandı’da bizlerin yüreğine su serpilmedi vicdanları rahatlatmadınız..bilmek istiyoruz…

Düşünebiliyor musunuz, BÇG cuntası Refahyol Hükümetini indiriyor, milleti ve değerlerini perişan ediyor, ama Adalet dağıtmakla mükellef olan 5. Ağır Ceza Mahkemesi ”size müebbet verdim ama panik yapmayın,gidin kafanıza göre takılın”diyor… İnanın değerli arkadaşlarımız bu durumu kabullenmemiz mümkün değil ve hazmedilecek bir durumda değil. Ama yinede ümitli olmak istiyor ve biraz sonra bizler ve ülkemizin diğer illerinde yapılacak itirazlarımızla,temyiz aşamasında yargıtaydan daha adil bir karar çıkmasını ve zalimlerin hapsi boylamalarını bekliyor ve temenni ediyoruz.

 

Peki şimdi sizler vasıtası ile ilgili makamlara soruyorum; 20 yıldan buyana 28 şubat mazlumları ihtiyar amcalarımız; Ahmet Turan Kılınç, Mehmet Emin Alpsoy, Şeyhmus Alpsoy ve Ahmet Arslan gibi neden hala hapiste yatarlar artık her yere hakimiz diyen siyasi iktidar neden bunları ve diğer 600 civarındaki mazlumları yeniden yargılama için yasal çalışma yapmaz , bu amcalarımızın bir kısmı kalp hastası, kimi kanser, kimi sahipsiz..ve garip halde..zindanlarda çürüyor..seslerini duyan yok neden çünkü onlar darbeci değiller…ülkeyi soymadılar, kızlarımızı okuldan atmadılar, TSK.lerinden bizleri ihraç etmediler.

Şimdi biz davanın başından buyana duruşmaları takip eden sivil toplum kuruluşu olarak; gerçekten bu duruma ne diyeceğimizi ve sağlıklı bir açıklama nasıl yaparızı günlerdir konuştuk konuşuyoruz. Medyada’da farklı kesimler tartışıyor, aklı selim olanlar şaşkın ve tepkili.. Şimdi biz hangi makama kırmadan dökmeden ne dememiz gerek inanın ülkesini ve ordusunu düşünen bizler şaşkınız…Netice olarak Çok Değerli Arkadaşlar, Sayın Basın Mensupları; Ey Kardeşlerim yinede hukuk içerisinde kalıp, biraz sonra verilen karara karşı itiraz dilekçelerimizi vereceğiz ve takipçisi olacağız …söyleyacek çok sözümüz var ama devletimiz için yine seviyeli duruşumuzu göstermeye devam edeceğiz, ama bize zulmedenleri asla unutmacağız ve ve unutturmayacağız diyor saygılar sunuyorum.

 MEHMET KANMAZ                                                         .           

ADALETİ SAVUNANLAR DERNEĞİ KONYA ŞUBE BAŞKANI

ASDER Genel Merkezi

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

Yorum Ekle

(*) ile işaretlenmiş zorunlu alanların tümünü doldurduğunuza emin olun. HTML kodları kullanılamaz.

asder logo

Adaleti Savunanlar Derneğinin ilkelerini benimsiyor ve her alanda "adalet"değerini temel alan kural ve uygulamaların gerçekleştirilmesi için mücadele çalışmalarına katılmanın gereğine inanıyorsanız; bizi takip edin...