17 Şubat 2016 Çarşamba günü Türk Silahlı Kuvvetleri personelini taşıyan servis araçlarına, trafik ışıklarında bekledikleri esnada PYD mensubu bir terörist tarafından patlayıcı yüklü araçla düzenlenen saldırıda 28 kişi şehit olmuş ve 61 kişi yaralanmıştır.
Bundan önce, 12 Ocak 2016 tarihinde Sultanahmet Meydanı'ndaki Alman turistlere yapılan saldırıda 11 kişi ölmüş, 15 kişi de yaralanmıştır.
Ondan önce, 10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Garı'nda Barış Mitingi'ne düzenlenen saldırı Türkiye tarihinin en kanlı bombalı terör eylemi olmuştur. Hain saldırıda 103 kişi ölürken, 48'i ağır, 238 kişi yaralanmıştır.
Daha önce, 20 Temmuz 2015 tarihinde Şanlıurfa Suruç'ta yaşanan patlamada üzerinde bomba yüklü olan şahıs, bir grup gencin yaptığı basın açıklamasında kendini patlatmış. 34 kişinin öldüğü saldırıda 103 kişi de yaralanmıştır.
11 Mayıs 2013 tarihinde de, Hatay Reyhanlı'da düzenlenen 2 ayrı bombalı saldırı sonucunda 52 kişi yaşamını yitirmiş, 146 kişi yaralanmıştır. Bombalı araçlarla düzenlenen saldırı, o tarihe kadar Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kanlı terör eylemi olarak kayıtlara geçmişti.
Ağırlıkla intihar saldırganlarınca gerçekleştirilen saldırıların failleri ise IŞİD, PKK ve PYD olmuştur.. Son 5 yılda gerçekleşen 15 saldırıda 266 kişi ölmüş, 765 kişi de yaralanmıştır.
Bu eylemleri yapan terör örgütleri bu eylemleri ile nereye kadar gideceklerini zannetmektedirler, doğrusu çok merak ediyorum.
Ülkemizin güvenliği ve güvenilirliliğini mi sarsacaklarını sanıyorlar? Vatandaşlarımız arasında panik havası oluşturup, huzur ve refahı mı bozacaklarını sanıyorlar, yoksa birlik, bütünlük ve bekamızı mı tehlikeye düşüreceklerini tahmin ediyorlar?
Ya da bir bölgemizi kopartıp, kafalarına göre yeni bir devlet mi kuracaklarını hayal ediyorlar?
Bütün terör örgütleri ve arkalarındaki efendileri ve içerideki destekçileri bilsinler ki; bu eylemler ancak birlik ve beraberliğimizi artırır, teröre, teröriste ve destekçilerine olan nefretimizi çoğaltır. Başka hiçbir işe yaramaz. Terörist de necis vücudunu cehennemin dibine gönderirken, şehitlerimize de cennet bahçelerini ikram etmiş olur.
PYD, PKK ve IŞİD terör örgütlerinin arkasında ABD, Rusya, İran ve Beşar Esed'in bulunduğunu, Suriye ve Irak'taki kanlı emellerinin kabul edilmesine, Ortadoğu coğrafyasındaki, hatta tüm islam dünyasındaki dizaynlarına Ülkemizi zorlama amacı güttüklerini biz çok iyi biliyoruz.
Ama ey terör örgütleri ve destekçileri siz de şunu iyi bilin ki; ne bu Ülkeyi bölebileceksiniz, ne kardeşi kardeşe düşürebileceksiniz, ne de kutlu yürüyüşümüzü durdurabileceksiniz.
Türkiye büyümeye devam edecek ve bir gün ittihadı islam ile karşınıza dikilecek.
İşte o zaman dünya adalet ile tanışacak.
