GÜNEŞ VE ÜFÜRMEK
Adalet, doğruluk ve şeffaflık olduğu müddetçe yola devam edenlerin endişe duyacağı bir düşünce olamaz.
Son bir hafta içerisinde yayınlanan basın organlarını takip ediyorum, bazı basın organlarının yazdığı yalan, iftira ve çarpıtma haberleri görünce, profesyonel yalan ve uzman yalancının nasıl olduğunu öğrenmiş bulunuyorum.
ASDER’in yıllarca sitesinde açıklanan haberleri ve çalışmaları ile SADAT AŞ.’nin kuruluşundan bu yanı yaptığı açıklamaları alıp, arkasına ve önüne kendilerinin yıllarca yaptıklarını, bunlarda yapabilir düşüncesiyle YALAN VE HAYAL MAHSULÜ ÜRÜNLERİNİ katarak haber adına yazılmasını, halka doğru diye duyurulmasını hayretle ve esefle gördüm. Demek oluyor ki bu kişiler, birilerini kendilerine rakip veya düşman gördüklerinde onları ortadan kaldırmak için oynadıkları bir tezgah… Önce kendi sitelerinden doğru bilgileri al, sağına soluna bol soslu yalanı ve iftirayı ekle, at manşeti, bir de savcıya görev düşüyor de tamam… Yok öyle… Yaptığınız bunca yalanlardan dolayı inandırıcılığınız kalmadı…
Yazdıkları ve söyledikleri bazı yalanların gerçeklerini açıklamalıyım:
- a.İddia: CHP Milletvekili Rasim Çakır’ın meclise verdiği yasa taslağında sadece disiplinsizlik nedeniyle ordudan atılan subay ve astsubaylara iade-i itibar öngörüyordu, irtica nedeniyle uzaklaştırılanları kapsamıyordu.
Sn.Rasim Çakır’ın meclise verdiği yasa teklifinde yargı denetimine kapalı YAŞ kararları ile TSK.lerinden re’sen emekli edilen personeli kapsamaktadır.( http://www.milliyet.com.tr/chp-den-darbe-magduru-subaylar-icin-kanun-teklifi/siyaset/sondakika/10.12.2010/1324703/default.htm)
- b.İddia: Yasa teklifi ASDER üyeleri Başbakan ile görüştükten sonra tamamen tersine döndü, YAŞ ile uzaklaştırılanlar hakkında yasa çıktı, ASDER kararname ile ayrılanları yasa dışında bıraktı, bu çalışmayı ASDER bilerek yaptı.
Asder 2000 yılında kurulduğundan bu yanı hukuksuz, yargısız bir şekilde yapılan ayırmalar hakkında panel, konferans, kitap, makale, gazete ve tv. programları düzenledi. STK.lar ile birlikte çalışmalar yaptı. Anayasa değişikliği için tekliflerde bulundu ve YAŞ kararlarının yargı denetimi içine alınmasını halkımız referandum ile kabul etti. ASDER Üyeleri yargılanmak istediler ve her türlü mahkeme yollarına başvurdular ve netice alınamayınca TBMM.ne başvurdular. Yasa teklifini hazırlayarak meclise sundular. Bu teklifte yasanın darbe dönemlerinde ilişiği kesilen 1971, 1980 ve 28 Şubat sürecini kapsayacak şekilde genişletilmesini teklif ettiler. Söylenenlerin aksine ASDER tarafından, yasa kapsamına üçlü ve ikili kararname ile ayrılan personelin alınması teklif edilmiştir. (A.Tanrıverdi 17.02.2011 http://www.adnantanriverdi.com/index.php/askeri-konular/yuksek-askeri-sura-kararlari/yas-hukuku/286-tasaridaki-noksanliklar-giderilmelidir-17-subat-2011.html)
- c.İddia:AKP. nin isteği ile sadece irtica nedeniyle TSK.dan ilişiği kesilenleri kapsamaktadır.
6191 sayılı yasa TBMM. nde görüşüldükten sonra oylamaya katılan milletvekillerinin yüzde 97 sinin evet oylarıyla kabul edilmiştir. Bu demektir ki yargısız bir şekilde ilişiği kesilen personelin iade-i itibarları, milletimizin tamamına yakınını temsil eden milletvekillerince kabul edilmiş ve özlük haklarının bir kısmı kendilerine verilmiştir. Yani 1971 ve 1980 yıllarında yapılan darbelerle çeşitli görüşlere mensup subay ve astsubaylar ile 28 Şubat sürecinde inançları nedeniyle ilişiği kesilen personelin tamamını kapsamaktadır.( http://www.as-der.org.tr/duyurular/item/1998-resmi-gazete-22-03-2011)
- d.İddia: ASDER müracaat edenlerin kapsam içinde olup olmamasına MSB.nın yetkili kılınmasını istemiş, dolayısıyla kararname mağdurlarının RED cevabı ortak olmuştur. Aslında AYİM zaten taraflı bir mahkemedir.
- Başbakanlığa sunmuş olduğu dosyada, müracaat edenlerin işlem dosyalarının bakanlıklar bünyesinde oluşturulan ihtisas komisyonlarınca incelenmesini teklif etmiş, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı olmadan RED kabul edilenlerin AYİM’e götürülmemesi, bunun dışında tarafsız bir özel idare mahkemesinin yetkilendirilmesi teklif edilmiştir. (http://www.adnantanriverdi.com/index.php/askeri-konular/yuksek-askeri-sura-kararlari/yas-hukuku/287-asder-babakanla-tasary-goeruetue-21-ubat-2011.html)
- e.İddia: Mağdurların özlük haklarını almaları için yeterince gayret sarfedilmemiştir:
Meclise sunulan teklifte ve Sn.Başbakan’a sunulan dosyada: Mağdurların kaybetmiş oldukları özlük hakları, maaşlarının tazminat olarak ödenmesi, kimlik kartlarına emsallerinin aldığı son rütbesi ne ise verilmesini, OYAK aidatları ilişiklerinin kesildiği tarihten yasanın çıktığı tarihe kadar hesaplanarak ayrıldıkları kurumlarınca yatırılmasını talep etmiştir.(http://www.adnantanriverdi.com/index.php/askeri-konular/yuksek-askeri-sura-kararlari/yas-hukuku/286-tasaridaki-noksanliklar-giderilmelidir-17-subat-2011.html )
- f.İddia: ASDER yasa çıktıktan sonra kararname mağdurları ve diğer mağdurlarla hiç ilgilenmemiş, onlara sırt çevirmiştir.
- yasa kapsamı dışında kalan; kararname mağdurları, emekliliğe zorlananlar, mağdur uzmanlar ve mağdur askeri öğrenciler ile ilgili dört ayrı komisyon kurmuş ve mağdurların bu komisyonlara üye olarak, destek vererek çalışmalara ortak olmaları talep edilmiştir. Komisyonlara yönetim kurulundan bir üyenin de dahil olmasıyla çalışmalara devam edilmiştir.( http://www.as-der.org.tr/duyurular/item/2005-kapsam-disi-kalan-magdurlara-duyuru)
- g.İddia: ASDER sonuç alıcı çalışmalardan ziyade genelde hep tartışma ortamları oluşturmuştur.
Kurulan komisyonlar ve hukuk üyesi avukatlarımızın da görüşleri alınarak kararname , emekliliğe zorlananlar, uzmanlar ve mağdur askeri öğrencilerin haklarının alınması için ASDER YASA TEKLİFİ (Madde:33) hazırlanmış , Bakan ve milletvekillerimize sunulmuştur. Çalışmalar devam etmektedir. (http://www.as-der.org.tr/duyurular/item/2371-kapsam-disi-kalan-asker-magdurlar-kanun-tasarisi)
- h.İddia: Çeşitli branşlarda profesyonel silah eğitimi almış TSK.lerinden ihraç edilmiş 1500 disiplinsiz subay ve astsubayın bir araya geldiğinde her şeyi yapar. Bunlardan çekinmek ve tedbir almak gerekir.
Öncelikle bilinmelidir ki bu kişiler ne görevleri esnasında ne de ayrıldıktan sonra en ufak bir olaya karışmadıkları gibi hiç birinin basit adi adli bir olaya karıştığı duyulmamıştır. Meclisin itibarlarını iade ettiği bu değerli insanlar için hala disiplinsiz tabirini kullanmak, çıkan yasalardan bi haber, gözlerine perde çekilmiş ve düşüncelerine irtica kaplamış hayat uykusundaki bu insanların uyanmalarını tavsiye ediyoruz.
Biz diğer sivil toplum kuruluşlarının bu konuda yapmış oldukları gayretleri takdirle karşılıyoruz. Ancak bir kısım kişilerin bakan ve milletvekillerini arayarak onlara hakaretlere varan kötü sözlerini ve yaklaşımlarını doğru bulmuyoruz. Sanki kendilerinin bu hakları nasıl olsa elde edemeyeceklerinden dolayı diğerlerinin de almasının önünü kesmek için yapılan hareketler olarak değerlendiriyoruz.
Biz doğru gördüğümüz yolda hukuk çizgisi içinde hak ve adalet aramaya devam edeceğiz. Yalan ve iftiralar ile bir yere varılamaz,
Boşuna uğraşmayınız, Güneşi üfürmekle söndüremezsiniz… 10.09.2012
Reşat Fidan